|
Vahdet Nafiz Aksu
|
|
D a v u t S A ® I
Üstat,
Seni mi övelim yoksa siteni mi? En iyisi, biz bir hakkın teslimine tercüman olalım: "İkisi de birbirinden dolu..."
Kuşaktan kuşağa sözlü anlatım yoluyla anlatılan bir çok yaşanmış olayın deforme olmadan yazılı kayıtlara da geçirilmek suretiyle daha kalıcı hale getirilmesi, gelecekteki Ermeni Meselesi araştırmacıları için bulunmaz bir kaynak olacaktır. Sitende bu konuyla ilgili bir bölüm açmış olman, müstakil bir övgü hak etmektedir.
Başarılarının devamı dieklerimle...
25.04.2011
zakir çobanoglu
Sayin Aksu, siteniz de, gazetedeki yazilarinizida faaliyetlerinizde Erzurum disinda yasayan bir Erzurumlu olarak yakindan takip ediyorum. Elestiri ya da yorum getirmek disinda en kolay ulasabildigim adresiniz oldugu için yaziyirum. Malumunuz 12 Mart geliyor. Ankara ve Istanbul'da Erzurumlular günü ile ilgili çalismalariniz vardi. Yine Ankara'da Atatürk Kültür Merkezi, Spor Salonu gibi yerlerde senlikler var. Trabzon, Rize,Kars, Malatya .Akliniza gelen her yer.Hatta kasabalar bile var. Müjdeli haberinizi bekliyoruz. Cevap vermeniz gerekmiyor. Yazilarinizdan durumu günbe gün izliyorum. Saygilarimla.
27.02.2011
Hikmet ÇİFTÇİ
Vahdet Bey,
Yine sarraf titizliğiyle işlenmiş, her bir nakışına özen gösterilmiş, muhteşem bir kolye gibi, küpe gibi, güzel bir broş gibi ister kalbin, ister başın, ister göğsün üstünde taşınası, ufacık bir pürüzü dahi olmayan sağlam bir şiir olmuş.
Benzetmeler de öylesine bütünleşmiş ki şiirle, bunlar mı duyguları kucaklıyor, yoksa duygular mı bunların kucağında zirveye ulaşıyor, ayırmak mümkün değil.
Ayrıca Türkçenin sadeliği ay ışığının berraklığından daha berrak duruyor duygu lirizminin yoğunluğunda.
Tek takıldığım şey, “çokta” kelimesinin yazılışına oldu.
Bilmem takılmakta haklı mıyım?..
O kadar sağlam dizeler ki, anlatmak yerine okumak daha keyif verici. Yoruma ne hacet…
Hele son bölüm öyle güzel söylenmiş ki…
Bu dizelerin üstüne söz söylemek haddimize değil.
Takdirlerimle…
Dostça kalın.
22.09.2010
HİKMET ÇİFTÇİ
SEN, BEN VE GECE ŞİİRİ HAKKINDA:
Gerçekten çok mükemmel bir şiir okudum. Güzelliğe bu derece tutkun olmak, huzurun sabahını yaşamak, her an gamzenin hayranı ve aşk adına kurbanı olmak çok hoş duygular. Aşkın ulviyetini sabahın ilk ışıklarına kadar hayranlıkla içselleştirmek... 'Kusurları örtmede gece gibi ol' düsturunun anlamını kavramak… Sevmek elbette kusur değil, duyguların en deini, en muhteşemi... Sonsuzluk... Büyük şairi gönülden kutluyorum... Köklü şiirlerinizin gölgesinde serinlemeye, yeşil yaprakların renginde feyizlenmeye çalışıyoruz. Dostça kalın.
03.09.2010
Turgut KARABACAK
toplumun yozlaşması ve eğitimde okulun ve ailenin etkisinden daha fazla etki eden bu diziler aile yapımıza ve toplumsal dayanışmayı önmeli ölçüde etkilemektedir.Okullarda disipsizliğe sadece bu aşk-ı memnu değil bana göre gençlik dizisi denilen hababam sınıfı ve buna benzer masum gibi gözüken dizilerinde büyük ölçüde zararı vardır.
30.06.2010
serap durmuş
ses şiiiri hakkında: Serap Durmazpinar Kuruhasanoglu Sessizligin sesi bir çiglik gibi kulaklarinda patlar kimi zaman. Bazan en derin, en agir ve anlatimsiz duygular sessizligin dilinden dokuluverir anin içine ki, anlarsin ifadesizligin ifadesidir. Aldatilmakta, hayatin elinde oyuncak olmakta elimizdedir. Guç ondaysa, koz bizdedir. Hayat bizi degil biz hayati yasiyoruz çunku. Boyle dusunuyor isemde ondan daha mi guçluyum ki? Emegin siire yansimasi bu olsa gerek. Tesekkurler!..
21.05.2010
Hikmet Çiftçi
"-Ayrılık var bu gece yine..." Şiiri Hakkında
"Çok mükemmel bir şiir. Dönüp dönüp okuduğum şiirlerden biri oldu. Bilmem bu kaçıncı okumam. Ezberleme kabiliyetim olsaydı şimdiye kadar çoktan ezberlerdim. Çok farklı bir anlatım, çok farklı imgeler, hayaller ve çok farklı bir düşünce tarzıyla anafikri mükemmel bir yakalayış var. Sonuca çok güzel gidilmiş. Seslerdeki ahenge diyecek yok. Kelimeler özenle seçilmiş. Uyaklar çok anlamlı ve çok uyumlu. Rasgele değil, uyak olsun zorlamasından tamamen uzak, anlam bütünlüğü içerisinde şiirin temel öğeleri olmuş. Kendisi derya olamayacak, sevgilisi de zaten kaderinden kurtulamayacak. Bir kabulleniş, teslimiyet var her şeye rağmen. Akan ırmağın kendi yatağından geçip yabancı denizlere dökülmesi şairde hayıflanma, imrenme ve hatta kıskanma duygularını öne çıkarmış... Ama öyle bir söyleyiş var ki, kırmadan, bozmadan, üzmeden ve kendini de fazla rencide etmeden dile getiriyor duygularını…. Uzaklığına uzak, yıldızlar kadar uzak, ancak her an adını anacak kadar da dudaklarında yanıyor sevgisi. Andığı gibi anılmayı da diliyor şair... Heyhat!... Okunacak şiir... Üzerinde çalışılmış, muhteşem bir şiir... Yazarını şair yapan şiirlerden biri... Gönül dolusu teşekkürler değerli şairim. Zaman zaman yorumlarımda sizi tavsiye ediyorum arkadaşlara. Şiir okumak isteyenlerin okuması ve örnek alması gereken bir şairsiniz. Saygı, sevgiler ve esenlikler diliyorum. "
14.05.2010
Hikmet Çiftçi
"-Aşk dedikoduları" Şiiri Hakkında
"Aşk ve İhanetin Saçlarını Okşadık. “İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşarmış” ifadesinin ne kadar gerçekçi bir dize olduğunu bir kez daha gördüm bu şiirinizde. Muhteşem hayallerin, görkemli bir üsluba bürünerek, hem düşündüren, ham hayal âleminde gezdiren şiiriniz için sizi binlerce defa kutluyorum. Aşka şekil vermek, aşkı adeta yeniden imal etmek, tabir uygun olursa doğurmak; ihanete bile sahip çıkarak masumlaştırmak; sevdayı, vefasızlığın ve aldatılmışlığın inkârına bile bile rehin vermek… Bunun gibi daha nice güzel hülyalara dalmalar ve aşkın sıcaklığında karındaki bebek misali uyanmalar… Hayatın diğer yüzü… Masun sanılan aşk… Aşk adına yaşanan her türlü şeyler… Onun sadık yoldaşı ihanet… Her ikisi de ihtirasın uşağı olmuşlar… Eyvallah çok değerli şairim. Şiirdeki ahenge söylenecek söz yok. Kurgulama ise zaten hayal ötesi. Kelimeler köşe taşları gibi her biri kendi tahtına özenle, heybetle oturmuşlar. Diline, gönlüne sağlık. Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun efendim. "
Rumuz: Hikmet Çiftçi 1
14.05.2010
|
|
|
|
|
|
