|
GLOBAL'İN BÜYÜK HİZMETİ
Türkcell’in iştiraki Global Bilgi’nin, Erzurum’da iki yıl önce kurduğu çağrı merkezinin ek tesisleri geçen gün hizmete açıldı. Ek tesislerin hizmete girmesiyle çalışan sayısının 450’den 700’e yükseldiği, toplam yatırım tutarının da 4 milyon dolara ulaştığı açıklandı.
Hem istihdam edilen kişi sayısı, hem yatırım tutarı itibarıyla son 15 yılın en büyük yatırımı olarak nitelenen “çağrı merkezi”, diğer benzer yatırımlar için de öncü oldu. Bize ulaşan bilgilere göre diğer birçok önemli kuruluşun yanı sıra Sağlık Bakanlığı da açmayı düşündüğü birkaç çağrı merkezinden birisini Erzurum’da hizmete sokacak. Böylece şehir bir nevi “ çağrı merkezi üssü” haline gelecek. En azından bir önemli konuda “odak şehir” halini alacak.
Kamu ve özel sektör yatırımları bakımından şehrin “odak” haline gelmesi önem taşıyor. Yoksa her hangi bir özel sektör kuruluşunun yahut kamunun tek başına kalan yatırımları, kent ekonomisini dönüştürmeye yetmiyor. Söz gelimi GLOBAL, çağrı merkezini aşamalı olarak büyüterek dünya ölçeğinde bir tesis kurmasaydı, büyük ihtimalle diğer kuruluşlar da benzer yatırımlara girişmeyeceklerdi.
Demek ki mesele gelip yatırımların artırılmasına imkân sağlayacak bir iklimin yaratılmasına dayanıyor.
Bu noktada merkezi yönetimin “bölgesel ve kentsel kalkınmaya bakış açısı” fevkalade önemli ve belirleyici hale geliyor.
Ekonomik büyüme için gerekli “içsel sermayeye” sahip olmayan, “Zayıf kentsel kapasitesini” kendi imkânlarıyla geliştirmeyi başaramayan Erzurum için, “doğrudan kent dışı sermaye” hayati önem taşıyor. Şehrin her hangi bir alanda ODAK haline gelmesi için yerli yahut yabancı “dış kaynak” kalkınmanın oksijeni hükmündedir.
Biliyorsunuz, kentsel kalkınma “geçmişte olduğu gibi yukarıdan aşağıya, merkezi bir yaklaşım yerine artık yerel aktörlerin katılımıyla gerçekleşebilecek bir olgu olarak” tanımlanıyor.
Erzurum’un kalkınma politikaları da ilden başlayan, ilde planlanan, öncelikleri ilde tayin edilen bir kalkınma modeline dayalı olmalıdır. Süratli ve sürekli inovasyona yönelik bir kalkınma modeli benimsenmelidir.
“Gelişme Ekseninin ana hedefi; bir yandan bölgelerin nispi rekabet edebilirliklerinin artırılması, diğer yandan ülkenin tamamı için en önemli sorun olmakla birlikte geri kalmış bölgelerde daha fazla hissedilen işsizliğin azaltılması olarak belirlenmelidir…”
İşte bu noktada yerel siyasi ve bürokratik seçkinlerin meseleye yaklaşımı önem taşıyor. Kentsel önceliklerin tayini, yatırımların hangi sahalarda odaklanması gerektiğinin belirlenmesi “YEREL ORTAK AKLIN” işi olmalı.
Bundan sonraki aşamada “YUKARILARIN” devreye girmesi gerekiyor. Daha önce de belirttiğimiz gibi yerel kalkınma hamleleri hükümet çapında destek bulursa başarılı olabilir.
GLOBAL örneğinde de bu yaşanmıştır. Büyük hizmet sektörü kuruluşlarının Erzurum’u seçişinde kuşkusuz onlara sağlanan imkânların büyük payı olmuştur.
GLOBAL’IN bence bir büyük şansı da, şehirde sevilip sayılan, tuttuğunu koparan bir genç iş adamıyla çalışmayı tercih edişidir. Değerli dostum Mehmet ŞENER Bey, bu dev yatırımın şehre kazandırılmasında önder ve öncü olmuştur. Bir önceki yazımda işaret ettiğim YENİ YARATICI GİRİŞİMCİ SINIFIN genç bir temsilcisi olarak kendisini kutluyorum, başarılarının devamını diliyorum.
Yine yerel yöneticilerin olumlu yaklaşımları da “ürkek ve nazlı” özel sektör sermayesinin şehrimizde konaklamasına yardımcı olmuştur. Bu anlayışın davamı, şehrin gelişmesinin devamı sağlayacaktır.
Bir önceki yazımda işaret etmiştim:
Ekonomik kalkınma açısından Erzurum’u objektif olarak mercek altına aldığımızda şu gerçeği tüm çıplaklığı ile görüyoruz; “Erzurum’da kamusal hayat gayet debdebeli, özel sektör faaliyetleri gayet durgun ve şaşkındır.”
YENİ YARATICI GİRİŞİMCİ sınıf için böyle bir kayıt ve şartımız olmayacak. İş için, ticaret için, yatırım için gelenlere asla açık ya da örtülü şekilde “ticari vize” sormayacağız. Onların işlerini zorlaştırmayacağız. Şunu hiç kimse unutmasın. Erzurum’un “içsel kaynaklarla” kalkınması asla mümkün değil.
Kesinlikle GÖÇER-KONAR sermayeye, girişimciye, iş adamına ihtiyacımız var. Bir yandan hemşehri sermayenin şehre dönüşünü temin etmenin yollarını ararken, diğer yandan şehrimizi GÖÇMEN SERMAYE İÇİN cazip hale getirmemiz lazım.
Şehirde büyüme ve gelişme ortamı bulacak olan YENİ YARATICI GİRİŞİMCİ sınıfın yüksek katma değerli alanlarda faaliyet göstermesi sağlanırsa, yatırımların ve istihdamın önü açılmış olacaktır.
Ve işte açılıyor.
İlk işimiz “umutsuzluk pompalayanlara kulak vermemek” ve ama “yapıcı tenkitlerle yolumuzu açmaya çabalayanlara kulaklarımızı tıkamamak” olmalıdır…
Ben hiç inancımı kaybetmiyorum, bu şehir evvel ahir bölgesel bir ekonomik merkez ve hatta küresel bir kent olmaya doğru emin adımlarla yürümeye devam edecek.
Erzurum’un kalkınması söz konusu olduğunda, ateşböceği kadar aydınlık görsek bizim görevimiz ona yıldız muamelesi yapmak olmalıdır.
Kaldı ki, GLOBAL bu manada yıldız bir yatırım olarak gözlerimizi kamaştırmayı hak etmiş bulunuyor.
|
