Vahdet Nafiz Aksu

ANA SAYFABUGÜNKÜ ERZURUMYEREL YAZILAR MAKALE / FIKRA / ÖYKÜ ERZURUM YAZILARI KİTABITÜM ŞİİRLERİM PDF

serbest  şiirlerimheceyle şiirlerim heceyle rübailer sesli şiirlerim resimli şiirlerimşiir sunuları

 

Vahdet Nafiz Aksu

E-KANAL CANLI YAYIN

TRT'DEKİ SÖYLEŞİLERİM

USTALARDAN SESLİ ŞİİRLER

ŞİİR VİDEOLARI -VNA

HER ŞEYİN BAŞLADIĞI ŞEHİR

ÖNERİLER/ETKİNLİKLER

STRATEJİK HEDEFLER

BELGELERLE ERMENİ ZULMÜ

NET KÜTÜPHANE

100 TEMEL ESER

TARİH/ KÜLTÜR SOHBETLERİ

OSMANLI TARİHİ

SARI GELİN KİMİN TÜRKÜSÜ

ERZURUM  FIKRALARI

ÖZGEÇMİŞİM

FOTOBEN

KİTAPLARIM



SÖZÜN SERHADDİ DUA




stratejik araştırma kurumları

araştırmacılar için kaynaklar

Türk dünyası araştırmaları

filozofların fikir dünyası

mevlana ney ve sema

Türk edebiyatı kolleksiyonu

edebiyat söyleşileri

düşünce dergi ve siteleri

e-kitap bankası

altı çizili satırlar

kuran ufku

öğrenciler için kaynaklar

ekovart tv-sanat haberleri

Türk islâm sanatları

kültür ve turizm bakanlığı

kent kent yeryüzü

yapı kredi kültür-sanat

gazetelerin birinci sayfaları

yerel medya

gazetelerin internet sayfaları

bebek ve anne com

gerekli tüm linkler



 
SIK DİNLEDİKLERİM

 




kelâm-ı kibar


 

 

  İletişim Formu


 

bu sayaçtan önceki ziyaretçi:
165900

 

 

Google Site

 

 

 
 
BAŞBAKAN’IN A TAKIMINDA BİR ERZURUMLU!

Hürriyet gazetesinden Hüseyin Yayman, geçen hafta ’AK Parti’de 2015 senaryoları ve yeni A Takımı’ başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Birçok haber sitesi bu yazıdan alıntı yaptı, bizim yerel medyamız da muhtemel ‘A takımında’ bir Erzurumlu siyasetçi yer aldığı için habere ilgi gösterdi.

***
Parti kongreleri, ya da kurultayları tüzüklerinin öngördüğü tarihte yapılıyorsa buna ‘olağan kongre’ diyoruz. Yaklaşan AK Parti kongresi de belirlenen tarihte yapılacak olması hasebiyle olağan bir kongre…

Ancak bu kongre; üstleneceği misyon itibarı ile şeklen olağan, özde olağanüstü bir özellik taşıyacak!

Zira bu kongre; partiyi ‘müstakbel siyasi ortamın icaplarına göre’ şekillendirecek esasları inşa etmekle kalmayacak; partiyi yeni dönemde temsil edecek yeni yöneticileri de belirleyecek.

Sayın Erdoğan eğer Köşk’e çıkarsa, toplum huzuruna çıkacak olan yeni Ak Partinin ‘A takımı’ bu bakımdan büyük önem taşıyor.

***

İktidar partisini yakından takip eden siyasi yorumcular, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, yakın çevresini oluşturma kıstaslarını şöyle özetliyorlar:

“Başbakan, bugünlere gelirken hep yanında güvendiği ve farklı konularda uzmanlaşmış insanlarla çalıştı. Kadrosuna karşı da hep vefalı oldu. Kendisi de aynı vefayı bekledi, gösterenleri taltif etti, vefa zafiyeti gösterenleri çevresinden uzaklaştırmakta tereddüt göstermedi. Güven ve vefa testini geçen çevresinin ise yoğun kamuoyu baskısına rağmen yanlarında oldu, hiç geri adım atmadı.”

Sayın Başbakan’ın, yeni ‘A takımını’ oluştururken de bu kıstasları göz ardı etmeyeceğini söyleyebiliriz. Hatta ‘yeni kadroları, siyasetin istikbaldeki yeni ince ayarı nedeniyle daha ince eleyip, sık dokuyacak’ dememiz de mümkün.

Öyle ya; yeni ‘A takımı’ Sayın Başbakan’ın ‘Köşke uğurlanış’ sürecinde işbaşında olacak. Belki bu heyetin bazısı onunla Köşk’e yürüyecek, ekserisi de ‘onun partideki’ mutemet temsilcileri olacak.

Bu nedenle ‘A Takımı’nın teşkiline’, Sayın Başbakan’ın en hassas ve önemli siyasi mesaisi olarak bakmak yanlış olmaz.

***
Yaklaşan kongrede AK Parti'nin ‘yeni yüzleri’ arasında bir Erzurumlunun yer alma ihtimali her bakımdan büyük önem taşıyor.

Fransızlar ‘İktidar tahtın arkasındadır’ derler.

Osmanlıda da benzer güzel bir kelam var: ‘Padişahın kulağına bir şeyler fısıldayacak yakınlıktaki kişiler önemlidir.’

Lidere gerçek yakınlık, iktidar gücünü önemli oranda paylaşmak anlamına geliyor.

Bu açıdan bakarsak, Milletvekillerimizden birisinin Sayın Erdoğan gibi güçlü bir lidere ‘çok yakın olmasının’ şehir çıkarları açısından büyük önemi var.

Lidere yakınlığın pratik faydasına önceki dönemlerde de tanık olduk. AK Parti hükümetlerinde Sağlık Bakanı olarak kesintisiz yer alan Sayın Recep AKDAĞ, çalışkanlığı ve dürüstlüğü ile sadece görev alanında çok başarılı olmakla kalmadı; bunun yanı sıra, şehrin önemli konularını Başbakan nezdinde takip gibi hayati bir misyon da üstlendi.

2011, Teknik Üniversite, şehrin sağlık merkezi haline getirilmesi gibi konulardaki ‘Başbakan müzaheretinde’ Sayın Bakan’ın başbakana yakınlığı belirleyici olmuştur.

Tabii ki bu tespit, o dönem Milletvekillerinin çabalarını inkâr manasına gelmiyor.

***
Bu kanaatimi sık sık tekrarlıyorum. Yerel kalkınma, sırf yerel imkânlarla başarılabilecek bir iş değil. Kesinlikle yoğun ‘Hükümet ilgisi ve katkısı’ gerekiyor.

Bu da ancak lidere gece yarısı bile ‘alo’ diyebilecek siyasetçilerimiz sayesinde mümkün olabilir.

Bugünkü siyasi sistem ve politik yoğunluk, her Milletvekilinin ‘her ahval şeraitte’ lidere ulaşmasını mümkün kılmıyor. Ulaşsa bile şehirle ilgi yüksek maliyet gerektiren taleplerinde ısrarı, özel hukuku gerektiriyor.

Peki, böyle bir ortam nasıl sağlanabilir ve nasıl sürekli canlı tutulabilir?

Önümüzdeki kongrede bir Milletvekilimizin ‘A Takımında’ yer almasıyla…

Yani, bir siyasetçimizin;

Tahtın tam arkasında, liderin kulağına bir şeyler söyleyecek mesafede bulunmasıyla…

Şekli ve temsili bir ‘büyük koltuk’ tek başına yeterli değil… O koltukta oturacak siyasetçinin ‘Liderin yanında bulunduracak kadar güvendiği, tanıştığı, yakın çalıştığı ve farklı konularda uzmanlaşmış kişi’ olması gerekiyor.

***
Peki, bu çok özel misyon ve sorumluluk yüklediğimiz kişi kim olabilir?
Kim olmalıdır?
Samimi kanaatim şu.
Erzurum Milletvekillerinin hepsi yukarıdaki özellikleri taşıyor.
Hangisini alıp önemli bir koltuğa oturtsanız, hakkından gelebilirler.
Milletvekillerimizin performanslarının değerlendirildiği topluluklarda zaman zaman bulunuyoruz, sohbetlere kulak misafiri oluyoruz.
Siyasi şahsiyetlerin gıyabında değerlendirme yapmak mutadım değildir, fikrim sorulduğunda şöyle derim, hep:
‘Meclis albümünü önünüze koyun, tahsil, liyakat, şahsiyet olarak bir sıralama yapın, bizim beş AK Partili, bir MHP’li vekilimizin ilk elliye rahatlıkla gireceğini görürsünüz.
Vekillerimizin, yereldeki performansları, başarı ya da başarısızlıkları ayrı bir bahis…
Onu değerlendirecek olanlar parti teşkilatları ve halkımızdır.
Halkımız, bu hususta ‘iyiyi kötüyü ayırmakta’ adil ve hassas olmalı…
Hak edeni alkışlamalı, hizmet ve liyakat kusuru gördüğünü medeni şekilde, kırmadan dökmeden ikaz etmeli.
Ama bunu kendi içimizde yapmalı, ele güne karşı hemşehrilik hukukunu zedeleyecek tutumlardan kaçınmalıyız.
***
Yazının başına dönersek…
Hürriyet gazetesinden Hüseyin Yayman’ın geçen hafta yayımladığı AK Partinin muhtemel ‘A Takımı’ listesinde Erzurum Milletvekili Sayın Cengiz Yavilioğlu’nun adı da geçiyordu.

Yukarıda izaha çalıştığım gerekçelerden ötürü, böyle önemli bir listede değerli bir vekilimizin yer alması beni şehir adına sevindirdi.

Sayın Yavilioğlu hakkındaki kanaatimi bir önceki yazımda değişik bir vesile ile dile getirmiş ve kendisinden ‘Entelektüel derinliği, ciddiyeti ve güvenilirliği ile dikkat çekip, takdir toplayan ‘ bir siyasetçi olarak söz etmiştim.

Bürokrasideki başarılarına tanık olmuş biri olarak, verilecek her türlü görevin üstesinden geleceğine inanıyorum. Başbakan’ın ‘A Takımına’ çok yakışacağı kanaatini taşıyorum. Tıpkı diğer vekillerimizin de yakışacağı gibi!