EŞKİYALAR BASIYOR KAYMAKAM KONAĞINI
Bir hoş türküdür…
Bütün türküler gibi…
Sözleri hüzün pompalar, müziği beynin keder noktasına keskin vuruşlar yapar.
Çift jandarma geliyor da kaymakam konağından
Fiske vursam kan damlar da kırmızı yanağından…
***
Güzel vatanımızın birçok ilçesini görmek nasip oldu.
İlçeye girersiniz… Ana caddede ilerlersiniz.
Önlerine ayağı kırık iskemleler dizilmiş kahvehanelerden geçer, çocukluğunuzun şehir bakkallarını andıran dükkânların geride bırakırsınız.
Gözünüze ilçenin en cici, en şirin, en derli toplu binası ilişir.
Kapısında ‘Hükümet Konağı’ yazıyordur.
Genellikle diğer ‘ resmi daireler de bu ‘saray’ın içinde yer alır.
Kapısında yüzleri kavruk, nasırlı elleriyle ‘istidalarını’ sallayarak içeri giren vatandaşlar görürsünüz.
Vatandaş, bu hökümat kapısından, bir mabede girer gibi hürmetle girer, kesinlikle şapkasını, takkesini, papağını, kalpağını çıkarıp, koltuğunun altına yerleştirir…
‘Kaymakam Beyini’ gördü mü şöyle bir toparlanır…
Kaymakam dediğin…
Bir küçük uşak…
Daha bıyıkları yeni terlemiş…
Okumuş, adam olmuş, kurs görmüş…
Gelmiş ilçenin en mühim koltuğuna oturmuş…
Oğul, torun, yeğen yaşında…
Ama değil mi ki, hökumat konağının bir numarası…
Devletin buradaki en büyük memuru…
Öyleyse hürmete layık… Öyleyse mühim, öyleyse değerli…
***
Eğer, çift jandarma bu konaklar önünden ilçeye doğru başı dik, alnı açık, gururla yürüyebiliyorsa…
Ama her bölgede…
Her ilde…
Her ilçede…
O zaman ülkenin en ücra köyündeki vatandaş bile başını huzur içinde yastığa koyup uyuyabilir…
O zaman ‘Dicle nehrinin kenarında otlayan kuzu bile’ güvendedir…
O zaman Devlet baştadır.
O zaman ‘kuzgun’ ile leşin irtibatı kesilmiştir.
***
Yok, eğer değil çift jandarma, jandarmanın teki, polisin çeyreği bile Kaymakam konağından çıkıp, ilçenin ana caddesinde şöyle bir tur atacak kuvvet ve kudreti kaybetmişse…
Ve bizim o güzel türkümüzün sözü sözlükten çıkmış şu hale gelmişse,
Eşkıyalar basıyor kaymakam konağını
Söndürmek kastıyla milletin ocağını…
Müziği ‘kürdilieşkıya’ makamına inkılap etmişse…
Ört ki ölem vaktidir.
***
PKK Partisinin manga komutanı Demirtaş, yanlış istihbarata dayalı o vahim olaydan sonra beyanatı patlattı;
`Bugün ülke bölünmüştür`
Ey ağzı toprak dolası siyaset iblisi…
Boşuna heveslenme…
Bu ülke sana rağmen, size rağmen, kaymakam konaklarını basan eşkiyaya rağmen bölünmeyecek…
Senin gibi tosunlara, gurubunu oluşturan danalara ve şeddeli hain Zanalara nağmen bölünmeyecek…
Bölemeyeceksiniz!
Buna, öncelikle o bölgenin namus, haysiyet, vatanperverlik timsali Kürt Halkı izin vermeyecek…
Sonra da millet ve devlet…
***
Sınırdan geçerken yanlışlıkla öldürülen vatandaşlarımıza Allah rahmet eylesin…
Vahim bir olaydır…
Sayın Başbakan’ın içtenlikle söylediği doğrudur.’Hiç Devlet vatandaşını bombalar mı?’
Bir kasıt olmadığına inanıyoruz. İhmal, yanlışlık, ‘kast-ı mahsusaya müstenit ‘ bir durum varsa, ortaya çıkarılması, cezalandırılması Devletin boynuna borçtur…Elbette gereken yapılacaktır.
Yüreğimiz yanmış, içimiz kavrulmuştur.
Yakınlarının başı sağ olsun…
Onların acı vefatlarını kirli emellerine, bölücü siyasetlerine alet eden, Kaymakamlık basan eşkıya güruhuna lanet olsun…
|