ERZURUM TEKNİK ÜNİVERSİTESİ
İkinci üniversite üzerinde epeyce yazıp çizdik. Özellikle isim ve bölümler için önerilerde bulunduk… Hatırlayacaksınız, “Teknoloji Üniversitesi” adında ısrarlıydık, ama bu önerimiz “Karar vericiler” nezdinde pek taraftar bulmadı.
İlgili dostlardan bazıları “Teknoloji dersek, üniversitenin büyüme potansiyelini ve bazı bölümlerin açılması imkânını sınırlarız, o nedenle Teknik Üniversite olması daha münasip” diyorlardı. Bu gerekçe bana da makul gelmişti.
“Erzurum Teknik Üniversitesi” fikrine tam da ısınmıştık ki… Komisyon, “Erzurum Üniversitesi” ismine “Teknik’i” eklemeden tasarıyı Genel Kurul’a gönderdi.
Gerçi Milletvekillerimiz, Genel Kurul aşamasında konuya müdahil olacaklarını söyleyip, yüreğimizi ferahlatıyorlardı… Fakat içimizden “Ya olmazsa” endişesini atamıyorduk. Konuyu birkaç kere de ENER toplantılarında ele aldık. Arkadaşlarımızın genel arzusu yeni üniversitenin “Teknik” olması yönündeydi.
Nihayet TBMM Genel Kurulu’nda önergelerle Atatürk Üniversite’mizin ikizine, şanına layık bir ad ve hüviyet kazandırıldı.
Yakutiye’nin, Çifte Minareli Medrese’nin minareleri yüzyıllardır “Bu şehir ilim irfan merkezidir” diye dosta düşmana gururla tanıklık ediyor. O ilim silsilesine Cumhuriyet döneminde Atatürk Üniversitesi de katıldı. Şimdi aynı derin köklerle maziye mıhlayacağımız Erzurum Teknik Üniversitesi; nice buluşların, patentlerin, icatların merkezi olarak bilim tarihimizdeki yerini alacaktır, inşallah…
Daha önce de bu köşede ifade etmiştim. Tekrarda sakınca görmüyorum. İkinci üniversitenin kuruluşu, şehir açısından son yılların en önemli gelişmelerindendir.
Şehrinizde üniversite olursa, “Üniversitesi olan kent” olursunuz… Ki artık neredeyse tüm illerimiz bu özelliğe sahip…
Şehrinizde ikinci üniversite açılırsa “Üniversite Kenti” olursunuz…
İki kamu üniversitesine ilaveten birkaç da vakıf üniversitesi devreye girerse… Tablo birden bire değişir: “Eğitim Merkezi”, “Bilim Üssü” olma hüviyetini kazanırsınız, “Eğitimde odak kent” haline gelme şansınız doğar.
Sayın Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep AKDAĞ ve Milletvekillerimiz, ikinci üniversite’nin bu merhaleye gelmesinde mesai harcadılar, emek sarf ettiler. Genel Kurul aşamasındaki “İsim ve muhteva değişikliği” de önemliydi. Bu da ihmal edilmedi.
Yıllardır böyle bir hayali kuran, teşebbüslerde bulunan, yazılar yazan biri olarak “Erzurum Teknik Üniversitesi’ne” emeği geçenlere teşekkür ediyor ve hemen İngilizce Eğitim verecek “İkinci Tıp Fakültesi” meselesini bu vesileyle bir kere daha dile getiriyorum…
Gecikmeden üzerinde durulması gereken konu şudur;
· Şehre “İkinci Tıp Fakültesini” kazandıracak;
· Erzurum’un büyük şifalı su potansiyelini “Sağlık turizminin” emrine verecek “Bir Vakıf Üniversitesi” açılmasına önayak olmak.
İkinci Tıp Fakültesi konusunu daha önce çok dillendirdim; gerekli destek sağlanırsa bunun mümkün olabileceğini kuvvetle tahmin ettiğim için tekrar yazayım dedim!
|