Vahdet Nafiz Aksu

ANA SAYFABUGÜNKÜ ERZURUMYEREL YAZILAR MAKALE / FIKRA / ÖYKÜ ERZURUM YAZILARI KİTABITÜM ŞİİRLERİM PDF

serbest  şiirlerimheceyle şiirlerim heceyle rübailer sesli şiirlerim resimli şiirlerimşiir sunuları

 

Vahdet Nafiz Aksu

E-KANAL CANLI YAYIN

TRT'DEKİ SÖYLEŞİLERİM

USTALARDAN SESLİ ŞİİRLER

ŞİİR VİDEOLARI -VNA

HER ŞEYİN BAŞLADIĞI ŞEHİR

ÖNERİLER/ETKİNLİKLER

STRATEJİK HEDEFLER

BELGELERLE ERMENİ ZULMÜ

NET KÜTÜPHANE

100 TEMEL ESER

TARİH/ KÜLTÜR SOHBETLERİ

OSMANLI TARİHİ

SARI GELİN KİMİN TÜRKÜSÜ

ERZURUM  FIKRALARI

ÖZGEÇMİŞİM

FOTOBEN

KİTAPLARIM



SÖZÜN SERHADDİ DUA




stratejik araştırma kurumları

araştırmacılar için kaynaklar

Türk dünyası araştırmaları

filozofların fikir dünyası

mevlana ney ve sema

Türk edebiyatı kolleksiyonu

edebiyat söyleşileri

düşünce dergi ve siteleri

e-kitap bankası

altı çizili satırlar

kuran ufku

öğrenciler için kaynaklar

ekovart tv-sanat haberleri

Türk islâm sanatları

kültür ve turizm bakanlığı

kent kent yeryüzü

yapı kredi kültür-sanat

gazetelerin birinci sayfaları

yerel medya

gazetelerin internet sayfaları

bebek ve anne com

gerekli tüm linkler



 
SIK DİNLEDİKLERİM

 




kelâm-ı kibar


 

 

  İletişim Formu


 

bu sayaçtan önceki ziyaretçi:
165900

 

 

Google Site

 

 

 
 
SAYIN VALİ AÇILIMA BAŞLAMIŞKEN

Sık seyahat edenler bu duyguyu bilirler. Her hangi bir şehre yolunuz düştüğünde… Şehir, ya mümin yüzüne has tatlı bir tebessümle karşılar sizi… Ya da abus bir cadı çehresiyle…

Tertipli, pırıl pırıl, yemyeşil kentler, ya idarecilerinin vizyonuna şahitlik ederler. Yahut perişan ve dağınık halleriyle yöneticilerinin gevşekliğini, çapsızlığını, yetersizliğini haykırırlar ziyaretçilere.

Problemlerin sadece alt bürokratik kademe ile yerel siyasilerden kaynaklandığı bir şehirde, yine de iyi işlerin yapılabildiğine birçok kere tanık oldum.

Ama problemlerin Vali ve Belediye Başkanı gibi “Yerel yönetim liderlerinden” kaynaklandığı bir şehirde, rutin işlerin bile yeterince görülmesi ihtimali sıfıra yakındır. Böyle bir yönetimsel belaya uğramış şehirlerin iflahı mümkün olmaz.

Her yeni yerel üst yönetici, yeni bir kalkınma, yeni bir hamle, yeni bir atak umududur, şehir sakinlerine.

Şehir halkı, yeni Valisine bu gözle bakıyor. Onda daha dirayetli, daha aktif, daha yaratıcı bir yönetim üslubu görmek istiyor.

Değerli meslektaşlarımızın ifadesiyle bazı açılımlarla işe başlayan Sayın Vali’nin ilk icraatı, bundan sonraki yönetim üslubuna da işaret ediyorsa eğer...

Bundan sonra da yeni açılımlara cesurca imza atacaksa…

Kronik sorunların üzerine yılmadan, usanmadan, sabır ve sebatla gidilecekse…

Üst bürokratik kurumlar ve üst siyasetle sağlam köprüler tesis edebilecekse…

Büyük projeleri “ Hükümet nezdinde” takip edebilecekse…

Şehrin “Yaratıcı girişimci gücünü” ayağa kaldırabilecekse…

Şehirle “Şehir diasporasını” aynı yüksek hedefler etrafında buluşturabilecekse…

Şehir bürokrasisine yeni bir atılım ruhu aşılayıp, onu hantallık ve tembellikten kurtarabilecekse…

Şehrin dönüşüm ve gelişim atağı kısa zamanda meyvelerini verecektir.

Sayın Vali’ye, ilk altı aylık hizmet döneminde takdir edeceği önceliklerin yer alacağı bir “Acil eylem planı” oluşturmasını öneriyorum. Bu planda şu “ Dört temel meselenin de yer almasında yarar görüyorum:

1. “HEMŞEHRİ SERMAYEYİ ŞEHRE ÇEKME” AÇILIMI…
2. “OKUYAN ŞEHİR ERZURUM” AÇILIMI…
3. “HAYVANCILIK VE BAĞLI KÜÇÜK SANAYİİ” AÇILIMI…
4. “2011 GÖNÜLLÜ SEFERBERLİĞİ VE KIŞ EKONOMİSİ” AÇILIMI…

BİR, “HEMŞEHRİ SERMAYEYİ ŞEHRE ÇEKME” AÇILIMI…

Şehir dışında serpilip büyüyen çok ciddi bir hemşeri sermaye birikimi mevcut… Bu birikimin şehre kazandırılması yolunda şimdiye kadar bazı gevşek girişimler başlatıldı, nedense başarılı olunamadı.

Bu konuya yeni bir anlayış ve metotla yaklaşmamız gerekiyor. Sayın Vali’nin oluşturacağı bir heyet, büyük kentlerde karargâh kurmalı, ön görüşmeler yapmalı; Vali, Büyükşehir Başkanı ve Milletvekillerinden oluşan üst komite de nihai temasları yürütmelidir.

Bu üst düzey ikna heyetlerinin faaliyet alanı kuşkusuz sadece hemşehri zenginler değil, teşvik uygulamalarından yararlanmak isteyen tüm girişimciler olmalı.

Yeni dönem “ Gelen yatırımcıyı geldiğine pişman edip, kaçırma dönemi değil” ; “Davet, ağırlama, ikna ve bürokrasiyi sıfıra indirme dönemi” olmalıdır…

Diğer üç açılım önerisini bir sonraki yazıda özetlemeye çalışacağım.

Bu bölümü bitirirken, hizmet önceliklerinin tespiti ve acil eylem planının önemine tekrar vurgu yapmak istiyorum.

Şu ana kadarki üst yöneticilerin en büyük hatası, ayrıntıda boğulmak ve üç beş ay içerisinde bürokrasinin gevşetici hegemonyasına teslim bayrağını çekmek oldu.

Onlar, “Korkaklara, kabiliyetsizlere, kötümserlere ve aklı olmayıp da hırsı çok olanlara kulaklarını tıkamadılar... “ Küçük meselelere takılıp kalmaktan, büyük meselelerle karşılaştıklarında bile vazgeçmediler. Böylece güçlerini, enerjilerini günlük işlerde harcayıp, heba ettiler.

Sonunda ne mi oldu?
Onlar çekip gittiler, kimisi eski vekil oldu, kimisi merkez valisi, kimisi eski başkan…

Ama sorunlar taptaze, dipdiri ve daha büyümüş olarak ortada kalıverdi…