SOKAĞIN ANLAMLI SESSİZLİĞİ
Hangi belediye başkan adayının nasıl bir seçim kampanyası yürüttüğünü/yürüteceğini tam olarak bilemiyorum. Siyasi partilerimizin yerel kampanyaları konusunda da ayrıntılı bilgim yok. O nedenle “Şehirde bir seçim havası gözlenmiyor, sizce bu durgunluğun sebebi nedir?” sorularına sağlıklı cevaplar verebilecek durumda değilim.
Düşünün, seçime kırk gün kalmış. Kayseri büyükşehir başkanının açıklamaları şehrin gündemini tayin ediyor. Adamın ne söylediğinden çok, bin kilometre öteden söylediğinin bu kadar yoğun şekilde gündem oluşturması bence üzerinde düşünülmesi gereken bir durum.
Şayet seçmen;
Oy vermeyi düşündüğü adayın, iline/ilçesine ilişkin özgün projelerini, planlarını veya en azından niyetlerini ayrıntılı olarak öğrenememişse…
Seçmene, ilinin/ilçesinin kaderini değiştirecek projeler yeterli yoğunlukta ve etkili şekilde anlatılmamışsa... Ya da böyle projeler zaten yoksa…
Kentsel dönüşüm, temel altyapı hizmetleri, üretim, ticaret, sanayi, teknoloji alanlarında seçmen, hangi partinin diğerinden farklı yaklaşımlar içinde olduğunu kestirebilecek bilgi/belgeye ulaşamıyorsa… Halk, bu konuda bilgilendirilmiyorsa…
Seçmene, istihdamı artırıcı ve refah vadeden projeler inandırıcı bir şekilde anlatılamamışsa…
Adamın biri, işte böyle, Erciyes tepelerinden tahakkuku mümkün olmayan bir iki kelam ederek manşetlere oturuverir.
Söyleyecek sözü olan şehirlerde, hariçten okunan gazeller davulcu yellenmesi hükmündedir. Ne böyle kıyamet koparabilir, ne böyle abartılı etkiler uyandırabilir… Bunu böyle bilelim ve şu seçim öncesi suskunluğunu terk ederek, bereketli ve hareketli fikri tartışmalara kürek çekelim…
Bunun için öncelikle il teşkilatlarının meseleyi daha ciddi ele alması lazım. Erzurum’u “Siyasi ölü evine” çeviren şu uyuşukluğu atalım üzerimizden. Sokakları, caddeleri düğün alanına, şenliğe çevirelim. Yerel yöneticilerimizi seçeceğiz, meclislerimizi yeniden oluşturacağız. Bunun keyfini çıkaralım.
Seçim kampanyasından kastım, bir birinden çok farklı olmayan süslü broşürler değil… Basmakalıp nutuklar hiç değil… Kifayetsiz birkaç tv/radyo programına indirgenen etkinliklerden de söz ediyor değilim.
Daha önceki yazılarımda birkaç temel hususa dikkat çekmiştim. Mesela, adayların imar politikalarını merak ettiğimi belirtmiştim. Mesela, adaylardan mal beyanı ile ilgili bir talebim olmuştu… Mesela, “Adaylar Erzurum’u konuşuyor” konulu panelden söz etmiştim… Ses seda çıkmadı nedense…
Siyasi parti il yöneticilerine bu önerilerle ilgili yazıları tekrar gözden geçirmelerini tavsiye edeceğim. Seçimlerin temel dinamiği il örgütleridir. O nedenle il başkaları, seçim kampanyaları konusunda daha çok inisiyatif almalı, kampanya stratejilerinin oluşturulması ve icrası konusunda adayları yalnız bırakmamalıdırlar.
Durgunluğundan şikâyet edilen siyasi tempoyu bir demokrasi şölenine nasıl çevirebiliriz? Bu konuda yerel örgütler neler yapabilir?
İçeriği dolu, fikri düzeyi yüksek, entelektüel seviyesi yeterli seçim kampanyalarını profesyonel danışmanlarınız/şirketleriniz önerecektir (önermişlerdir) size… Bende genel çerçevede bir şeyler söyleyeyim isterseniz.
Kampanya stratejisi başkanlarla birlikte en ayrıntılı şekilde belirlenmeli ve işbirliği şeklinde uygulanmalı. İl/İlçe’nin ihtiyaçlarının tespitinde ve hizmet önceliklerinin tayininde adaylarla işbirliği yapılmalı ve ayrıntılı metinler ortaya konmalıdır.
Başkan adaylarının seçim müddetince profesyonel bir halkla ilişkiler stratejisi yürütmelerinde il ve ilçe teşkilatları ile ortak hareket planı belirlenmelidir. Halka ve medyaya sunulacak metinlerin içeriğinin ayrıntılı olarak ve birlikte tespit edilmesi yararlı olacaktır. Başkan adayları ile genel olarak medya ve özellikle de medyanın ileri gelenleri arasında samimi ilişkilerin geliştirilmesine özen gösterilmelidir.
Adaylar parti politikaları bakımından fikren desteklenmeli ve genel merkez imkânlarının yerele taşınması konusunda çaba gösterilmesi lazımdır.
Başkan adaylarını, söylem ve eylem olarak rakiplerinden üstün hale getirmek için neler yapmak gerektiği konusunda seçim komiteleri sürekli üretim halinde olmalıdır… Temel siyasetten uzaklaşmamak kaydıyla her gün yeni şeyler söyleyebilecek kudrette olmalıdır adaylar.
Kitleleri etkilemek ve adaylara oy vermelerini sağlamak için ne tür mesajlar verileceği konusu, sadece adaya bırakılacak bir konu olmamalı… Parti organları bu hususta derinlemesine çaba göstermelidir.
Bu çerçevede yürütülecek hangi kampanya ses getirmez, söyler misiniz?
Halkın siyaseti algılama biçimi ve siyasete yoğunlaşma oranı, bir ölçüde siyaset önderlerinin çabasıyla şekillenir… O nedenle durgunluk ve suskunluktan söz ediyorsak, bunun temel nedenlerinden biri, çaba eksikliği değil midir?
Seçim sath-ı maili, iktidar için de, muhalefet için de yan gelip yatma yeri değildir!
|