Vahdet Nafiz Aksu

ANA SAYFABUGÜNKÜ ERZURUMYEREL YAZILAR MAKALE / FIKRA / ÖYKÜ ERZURUM YAZILARI KİTABITÜM ŞİİRLERİM PDF

serbest  şiirlerimheceyle şiirlerim heceyle rübailer sesli şiirlerim resimli şiirlerimşiir sunuları

 

Vahdet Nafiz Aksu

E-KANAL CANLI YAYIN

TRT'DEKİ SÖYLEŞİLERİM

USTALARDAN SESLİ ŞİİRLER

ŞİİR VİDEOLARI -VNA

HER ŞEYİN BAŞLADIĞI ŞEHİR

ÖNERİLER/ETKİNLİKLER

STRATEJİK HEDEFLER

BELGELERLE ERMENİ ZULMÜ

NET KÜTÜPHANE

100 TEMEL ESER

TARİH/ KÜLTÜR SOHBETLERİ

OSMANLI TARİHİ

SARI GELİN KİMİN TÜRKÜSÜ

ERZURUM  FIKRALARI

ÖZGEÇMİŞİM

FOTOBEN

KİTAPLARIM



SÖZÜN SERHADDİ DUA




stratejik araştırma kurumları

araştırmacılar için kaynaklar

Türk dünyası araştırmaları

filozofların fikir dünyası

mevlana ney ve sema

Türk edebiyatı kolleksiyonu

edebiyat söyleşileri

düşünce dergi ve siteleri

e-kitap bankası

altı çizili satırlar

kuran ufku

öğrenciler için kaynaklar

ekovart tv-sanat haberleri

Türk islâm sanatları

kültür ve turizm bakanlığı

kent kent yeryüzü

yapı kredi kültür-sanat

gazetelerin birinci sayfaları

yerel medya

gazetelerin internet sayfaları

bebek ve anne com

gerekli tüm linkler



 
SIK DİNLEDİKLERİM

 




kelâm-ı kibar


 

 

  İletişim Formu


 

bu sayaçtan önceki ziyaretçi:
165900

 

 

Google Site

 

 

 
 
Uzun bir kış gecesinin kısa öyküsü

Küstah adımlarla yaklaşıyor zaman
Solgun renkleri gök kuşağımıza ekleyerek...
Peşinde beyaz bulutlara benzeyen izler...
Ki izler de renkler kadar kimsesizler

Derin iç çekişleriyle bir rüzgâr
Fanilik tohumları atıyor gördüğü her yarığa
Sonra sahipsiz bir neyden çıkan musiki
Velveleler salıyor ortalığa

Mevsimin adı mı var... Ne fark eder
Ha ilkbahar olmuş ha sonbahar
Kış geldi mi topraktan fışkıran yokluk
Uğultulu tipiler eşliğinde ta arşa çıkar

Amma velâkin tebessüm de eksik değil
Morarmış dudaklardan, isterik kahkahalar da
El ele vermiş neşeyle hüzün aynı izi sürer
Her bahar, her sonbahar, her kış patikalarda

Bin bir meleğin özenle ördüğü perçemini
Gece, işveyle döküyor nurlu çehresine
Tüm bilmeceler çözüme çok yakın
Yenik ordular gibi perişan denklemler…
Terk ediyor meydanı kuşkular akın akın

Anne gözü gibi şefkatle bakıyor
Gecenin gözleri titrek ışıklara
Karanlığın koynu gelin kucağı sanki
Emin ve güvenli bir sıcaklık içinde
Gece bitmesin istiyor kardan adam
Esir al güneşi diye yalvarıyor ufka
Çözülüyor güneşle ufkun ihtilafı
Güneş hülyalı bakışlarla yaklaşıyor
Cilvenin zirvesindeyken zaman...
Bir güçsüz feryat kaplıyor cihanı:
El aman!


Vahdet Nafiz AKSU