Kızlar, Serviler ve Sular
bir temmuz sıcağında…davetkar gölgesinde…
ne zaman güzel bir kız serinlemek istese…
dallarını kol yapar su kenarındaki servi..
kucaklar
.............. kucaklar
........................ kucaklar
temiz ter kokan sıcak,taze,körpe bedeni....
ve nice yaprak erken düşer dalından
bir buse almak uğruna bir genç kız dudağından
kıpırdayınca kuşlarla cilveleşip narin,şirin
dudaklar
.............. dudaklar
.......................... dudaklar
ayrı kalmış yarinden yıllarca...sonra kavuşmuş
sevgili gibi sarılmış toprağa kökler...
bir tek onlar mahrum ama, gölgeye uzanmış
kadın bedeninin sıcaklığından...
kökler
.............. kökler
............................ kökler...
Dokunsan ağlayacaklar...
****
ne zaman güzel bir kız serinlemek istese
bir temmuz sıcağında soğuk gözelerden su içip
önce kenarda papatya..nergis..taze çimenler
bakıp gözenin berrak,duru suyuna özenle taranırlar
eğilir kız secdeye varır gibi huşu ile
temmuz sıcağı..alev ateş..inci dişler incinir..su serin…
dudaklar
.............. dudaklar
.............. ............... dudaklar
nerdeyse suları buhar yapacaklar
gözede sular..bir mutlu çırpınışla şimdi minnacık birer dalgalar...
kenarda papatya..nergis..taze çimenler..kumlar
soğuk bir yudum su olmayı çok istediler..
dilber dudaklarına şerbet olan suyu
kıskandılar
****
ne zaman güzel bir kız serinlemek istese
bir temmuz sıcağında..bir göle girse...
suları bir titreme alır
derinden
.............. derinden
.............. ............... derinden
(sırf bu yüzden)
göz yaşı olup akar, deniz suları yetim gözlerinden…
ve rivayet odur ki bütün tatlı su balıkları
denizlerden deryalardan..sırf bu ihtimal için
göçmüşlerdir göle:
balıklar
.............. ...... balıklar
.............. .......... balıklar
sırf bu yüzden kızların yüzdüğü gölde kalabalıklar…
-bilhassa al pullu alabalıklar-
ve derler ki (ve doğrudur büyük ihtimal)
göllerin suyu denizler gibi tuzluydu eskiden
bir temmuz sıcağında kızlar gelip serinlemeden….
Vahdet Nafiz AKSU
|